Vaaz/Kelam Çalışması: İman
Açıklaması Üzerine
Presbiteryen Kilisesi,
Reform Seminer Notu
Yazan: Rev. Donald Cobb
Editör: Rev. İlhan Keskinöz
Elçisel
İman Açıklaması…
12. “her şeye gücü yeten Baba Tanrı’nın sağında
oturdu”
(Efesliler 4:11-16,
Romalılar 8:33-39, Efesliler 1:19-23)
Dirilen
Mesih, peygamber, kahin ve kral olarak işini sürdürüyor:[1] kilisesine yol gösteriyor, Baba’dan bizim için
lütuf sağlıyor, her şey üzerinde egemenlik sürüyor, tarihi yaklaşmakta olan
Krallığına doğru yönlendiryor.
Heidelberg İlmihali
31.
Heidelberg İlmihali 50.
Heidelberg İlmihali 51.
B-) MESİH’İN KAHİN OLARAK ŞİMDİKİ İŞİ
Mesih
İsa’nın çarmıhta gerçekleştirdiği kurban mükemmel olduğu için aynı zamanda
tekrarlanamaz bir kurbandır. Böylece Mesih İsa, Tanrı’ya cesaretle
yaklaşabilmemiz için Kahinimiz olarak bizlere merhamet
sağlamak üzere Baba Tanrı’nın huzurunda bizlerin temsilcisi olarak durduğunda
bizler de Tanrı’ya yaklaşmaya cesaret buluruz:
İbraniler 4: 14 Tanrı Oğlu İsa gökleri aşan büyük başkâhinimiz
olduğu için açıkça benimsediğimiz inanca sımsıkı sarılalım. 15 Çünkü
başkâhinimiz zayıflıklarımızda bize yakınlık duyamayan biri değildir; tersine,
her alanda bizim gibi denenmiş, ama günah işlememiştir. 16 Onun için Tanrı'nın
lütuf tahtına cesaretle yaklaşalım; öyle ki, yardım gereksindiğimizde merhamet
görelim ve lütuf bulalım.
İbraniler 8: 1-2 Söylediklerimizin özü şudur: Göklerde, Yüce
Olan'ın tahtının sağında oturan, kutsal yerde, insanın değil, Rab'bin kurduğu
asıl tapınma çadırında görev yapan böyle bir başkâhinimiz vardır.
Biraz
farklı bir ifadeyle, Mesih kahinimiz olarak, O’nun doğruluğunu giyerek kutsal
Tanrı önünde durabilmemizi sağlamak üzere kurtuluşun meyvelerini bize uyguluyor.[2]
Kutsal
Yazılarda bedelimizin ödenmesine ve kurtuluşumuzun kesinliğine dair en pratik
ifade Mesih’in bizler için aracılık etmek
üzere “Baba’nın sağında oturtulmasıdır”:
İbraniler 7: 25 Bu nedenle O'nun
aracılığıyla Tanrı'ya yaklaşanları tümüyle kurtaracak güçtedir. Çünkü onlara
aracılık etmek için hep yaşamaktadır.
Bu
aracılık mükemmeldir çünkü Mesih bizim gibi biri oldu; kendi bedeninde bizim
zayıflıklarımızı hissetti ve bizden biriymiş gibi sınandı. Bu yüzden bizler
için derin bir şefkat ve mükemmel bir yakınlıkla aracılığını sürdürmektedir
(İbraniler 4:14-16):
İbraniler 2: 14 Bu çocuklar etten
ve kandan oldukları için İsa, ölüm gücüne sahip olanı, yani İblis'i, ölüm
aracılığıyla etkisiz kılmak üzere onlarla aynı insan yapısını aldı. 15
Bunu, ölüm korkusu yüzünden yaşamları boyunca köle olanların hepsini özgür
kılmak için yaptı. 16 Kuşkusuz O, meleklere değil, İbrahim'in soyundan olanlara
yardım ediyor. 17 Bunun için her
yönden kardeşlerine benzemesi gerekiyordu. Öyle ki, Tanrı'ya hizmetinde
merhametli ve sadık bir başkâhin olup halkın günahlarını bağışlatabilsin. 18
Çünkü kendisi denenip acı çektiği için denenenlere yardım edebilir.
Bundan
başka Aracımız olan Mesih İsa her şeyde Baba’nın sözünü dinleyerek, O’nun
isteğini tamamen yerine getirdiği için Mesih’in aracılığı etkindir. Tüm suçlamalara rağmen, Baba bizi mahkum etmiyor, çünkü “Mesih
İsa, Tanrı’nın sağındadır ve bizim için aracılık etmektedir” (Romalılar 8:34). Bu
nedenle kendimizin değil, bize bu büyük Başkahini verenin sevgisi değişmez
olduğu için daima güvenimiz vardır, hiç bir şey bizi Mesih’te açıklanan
Tanrı’nın sevgisinden ayıramaz. Onun aracılığıyla galiplerden üstünüz:
Romalılar 8: 34 Kim suçlu çıkaracak? Ölmüş, üstelik dirilmiş
olan Mesih İsa, Tanrı'nın sağındadır ve bizim için aracılık etmektedir. 35
Mesih'in sevgisinden bizi kim ayırabilir? Sıkıntı mı, elem mi, zulüm mü, açlık
mı, çıplaklık mı, tehlike mi, kılıç mı? 36 Yazılmış olduğu gibi:
"Senin
uğruna bütün gün öldürülüyoruz,
Kasaplık
koyun sayılıyoruz."
37
Ama bizi sevenin aracılığıyla bu
durumların hepsinde galiplerden üstünüz.
38-39
Eminim ki, ne ölüm, ne yaşam, ne
melekler, ne yönetimler, ne şimdiki ne gelecek zaman, ne güçler, ne yükseklik,
ne derinlik, ne de yaratılmış başka bir
şey bizi Rabbimiz Mesih İsa'da olan Tanrı sevgisinden ayırmaya
yetecektir.
Bu
nedenle yaşamın tüm evresinde gözlerimizi Mesih’e dikmeliyiz. Onda lütuf
buluyoruz, çünkü O günahları bağışlatan kurbandır; Baba’nın önünde “avukatımız” olarak bizi savunuyor,
bizim iyiliğimiz için yakarışta bulunuyor (I.Yuhanna 2:1-2).[3] Mesih’in kahin olarak bizler için aracılık
etmesi, bizimle ne kadar bir olduğunu, bizimle nasıl bir çapta birleştiğini
tekrar hatırlatıyor. Mükemmel duaları aracılığıyla bizi kensine yakın tutup
koruyor (Yuhanna 17:8-13);[4] bizi gerçek ile kutsal kılıyor (Yuhanna 17:
17-19. ayetler), bizi kendisi, Babası (Yuhanna 17: 24-26) ve diğer imanlılarla
(Yuhanna 17: 20-21) bir yapıyor.
[1] Mesih,
Peygamber olarak seslenmiştir (İbraniler 1:1,2), Kâhin olarak
“günahlardan arınmayı sağlamış” ve Kral olarak “göklerde yüce Olan’ın
sağında oturmuştur” (İbraniler 1:3).
[2] İbraniler 9:24; 10:19-22
[3] (Geleneksel olarak Latinceye propititatio
olarak çevirilen) ikinci ayetteki hilasmos sözcüğünün esas anlamı, Tanrı’nın
gazabını döndürmek, O’nun beğenisini kazanmaktır. Eski Ahit’de Tanrı, halkının
günahlarını kurbanlar aracılığıyla “örttü” (expiatio), böylece kutsal
varlığından kaynaklanan adil gazabını yana koydu (propitiatio). Bu günahlar
“örtüldüğü” için, Tanrı artık halkına merhamet ve sevgi gösterebiliyordu.
Tekvin 32:20 – ancak insani bir alanda – bu kavramların nasıl anlaşılmasının
gerektiğine dair çok iyi bir örnektir.
[4] Luka 22:31-32