Vaaz/Kelam Çalışması: İman
Açıklaması Üzerine
Presbiteryen Kilisesi,
Reform Seminer Notu
Yazan: Rev. Donald Cobb
Editör: Rev. İlhan Keskinöz
Elçisel
İman Açıklaması…
18. “Ölülerin dirilişine ve sonsuz yaşama inanıyorum.
Amin”
(Filipililer 3:20-21, Romalılar
8:18-22, Vahiy 21:1-8)
Dirilen
Mesih ‘tekrar geldiği’ zaman yargılama aracılığıyla zaferini kabul ettirecektir. O zaman
yenilenmiş yaratılışa yeni ve dirimiş bedenlerle girecek, Tanrı’nın sonsuz
egemenliğinin sevincinde sonsuz sept gününde dinlemeyi tadacağız.
Heidelberg İlmihali 57
Heidelberg İlmihali 58
B-) ŞİMDİKİ
YERYÜZÜ VE GELECEK OLAN YERYÜZÜ
Kutsal
Yazıların beden hakkında söylediği şeyler yaratılışın tümü için de geçerlidir:
bu şimdiki yeryüzü yok edilmeyecek, değiştirilecek ve yenilenecektir. Tanrı’nın
bu düşmüş yaratılışı tamamen ve kesin olarak yargılayacağını vurgulamak üzere
Kutsal Yazılar “mahvetme, yıkım”[1] gibi deyimleri sıklıkla kullanıyor:
İşaya 34: 4 Bütün gök
cisimleri küçülecek,
Gökler
bir tomar gibi dürülecek;
Gök
cisimleri, asma yaprağı,
İncir
yaprağı gibi dökülecek.
İşaya 51: 6 Başınızı kaldırıp
göklere bakın,
Aşağıya,
yeryüzüne bakın.
Çünkü
bu gökler duman gibi dağılacak,
Giysi gibi eskiyecek yeryüzü;
Üzerinde
yaşayanlar sinek gibi ölecek.
Ama
benim kurtarışım sonsuz olacak,
Ardı
kesilmeyecek zaferimin.
II.Petrus 3:10 Ama Rab'bin günü
hırsız gibi gelecek. O gün gökler büyük bir gürültüyle ortadan kalkacak,
maddesel öğeler yanarak yok olacak, yer ve yeryüzünde yapılmış olan her şey
yanıp tükenecek
Bu
nedenle Mesih’in tekrar gelmesi ve O’nun getireceği yargılamayla şimdiki
yaratılışın tam olarak mahvedileceğini, şimdiki gök ve yeryüzünün yerine
tamamen yeni bir yaratılışın başlangıcını belireceğini düşünebiliriz.
Ama
Kutsal Yazılar bu ‘mahvolma’yı başka
bir olaya benzetiyor: işte “O zamanki dünya yine suyla, tufanla mahvolmuştu” diyen II.Petrus 3:6 ayeti bu “mahvolma” ifadesini kullanırken tam olarak yok edilmeyi kast
etmiyor. Fakat “tufanla mahvolma”
ifadesi ile çok şiddetli ve derin bir yargılamanın getirdiği şeyi vurguluyor.
Kutsal Yazılar günahımızdan dolayı yozlaşmaya mahkum olan yaratılışın
(Romalılar 8:20) yok edileceğini değil, yargı aracılığıyla pak kılınacağını öğretiyor. Böylece yaratılış “Tanrı
çocuklarının ortaya çıkmasını büyük özlemle bekliyor” (Romalılar 8:19).
Çünkü yaratılış Tanrı’nın yargısına teslim edilmesine rağmen, ona yine de ümit verilmiştir: Yaratılış “yozlaşmaya olan köleliğinden kurtarılıp Tanrı çocuklarının yüce
özgürlüğüne” kavuşacaktır (Romalılar 8:21). Bu nedenle bundan sonra gelen ayet
yaratılışın “inlemesini” ölen bir
adamın inlemelerine değil, doğum
ağrılarına
benzetiyor (22).
Aslında
şimdiki yaratılışın yok edilmesi Şeytan için bir zafer olacaktı, çünkü ilk
iyiliğine rağmen, yaratılış şimdi Tanrı’nın baştan başlamasını gerekli kılacak
kadar yozlaşmış olacaktı. Kutsal Yazılar bu dünyanın Tanrı’nın yaratılışı olmaya devam
ettiğini, Mesih’in işinin ise “barıştırma”
olduğunu vurguluyor:
Koloseliler 1:20 Mesih'in çarmıhta akıtılan kanı aracılığıyla esenliği sağlamış olarak yerdeki
ve gökteki her şeyi O'nun aracılığıyla kendisiyle barıştırmaya razı oldu.
Tanrımız,
kurtaran Tanrı’dır! Sonsuz Krallık
maddi dünyanın zincirlerinden özgür kılınmak zorunda bırakılmış bir varoluş
olmayacak; daha doğrusu Tanrı’nın Krallığı, cennet yeryüzüne indiği zaman tamamlanacak,
öyle ki, bizler “doğruluğun barınacağı yeni göklerde ve yeni yeryüzünde
Tanrı’yla birlikte yaşayalım” (II.Petrus 3:13; Esinleme 21:1-4).[2] Aynı zamanda bu yaratılış bedenlerimiz gibi
yüceltilecek ve yenilenecektir.
Efesliler 3: 16-19 Baba'nın kendi
yüceliğinin zenginliği uyarınca Ruhu'yla sizi iç varlığınızda kudretle
güçlendirmesini ve Mesih'in iman yoluyla yüreklerinizde yaşamasını dilerim.
Öyle ki, Tanrı'nın bütün
doluluğuyla dolmanız için, sevgide köklenmiş ve temellenmiş olarak bütün
kutsallarla birlikte Mesih'in sevgisinin ne denli geniş ve uzun, yüksek ve
derin olduğunu anlamaya, bilgiyi çok aşan bu sevgiyi kavramaya gücünüz yetsin. 20 Tanrı,
bizde etkin olan kudretiyle, dilediğimiz ya da düşündüğümüz her şeyden çok daha
fazlasını yapabilecek güçtedir.
Kutsal
Yazılar “ne denli geniş ve uzun,
yüksek ve derin” ifadeleriyle yaratılışın son durumunun kavrayabildiğimiz şeyleri
sınırsızca aşacağını gösteriyor. Çünkü bu durumda “Tanrı her şeyde her
şey” olacaktır
(I.Korintliler 15:28).
[1] İşaya 51:8; 50:9, Mezmur 102:26
[2] “Tanrı’nın şerefi şundan kaynaklanıyor:
günah tarafında yozlaşan ve pisletilen aynı insanlığı ve dünyayı, aynı gökleri
ve yeryüzünü kurtarıp yeniliyor. Nasıl
Mesih’te olan bir kimse yeni yaratıksa; eski şeyler geçmiş her şey yeni olmuşsa
(II.Korintliler 5:17), aynı şekilde bu dünyanın şimdiki hali geçicidir,
Tanrı’nın güçlü sözüyle yeni bir dünya doğarak meydana gelecektir. İnsanlara
olduğu gibi, zamanın sonunda dünya yeniden doğacak (...). Bu, fiziksel bir
yaratılış değil, ruhsal bir yenilemedir” H. Bavinck, The Last Things