VAAZLAR

 

FİLİPİLİLER VAAZLARI

 

XXVI / 4:21-23

 

21 Mesih İsa'ya ait tüm kutsallara selam söyleyin. Yanımdaki kardeşler size selam ederler.

bütün kutsallara: 1:1-2 ayetine bakınız

 

kardeşler: Pavlus Filipi kilisesindeki herkese kardeşler olarak hitap eder (1:12; 3:1).

 

Yanımdaki kardeşler: Bu ifade birbirinden uzak iki ayrı yerel kilisenin aynı iman birliğinde birleşmesinin önemini hatırlatıyor.

 

22 Bütün kutsallar[1], ve özellikle Sezar'ın ev halkından olanlar size selam ederler.

Sezar’ın ev halkından olanlar: Krallık ailesinin içinden birileri olmaktan çok saray görevlileri ve Pavlus’un temasta bulunduğu diğer kimselerdir. 1:13 ayeti bu kimselerden çoğu ile daha fazla ilişkisi olduğunu düşündürmektedir.

 

23 Rab İsa Mesih'in[2] lütfu ruhunuzla birlikte olsun.

 

Pavlus bu mektubun Tanrısal mesajını verirken önce esenlik içeren bir kutsama vererek aklımızı ve yüreğimizi Kutsal Yazılara açık bir şekilde tutmamızı amaçlar. Mektubun sonunda tekrar edilen aynı kutsama buraya kadar öğrendiklerimizi bundan sonra esenlik içinde hayatımıza uygulamamız içindir.

 

II.Timoteyus mektubundan (3:16) bütün kutsal yazıların Tanrı’nın esini olduğunu öğrenmekteyiz:

Kutsal Yazıların tümü Tanrı esinidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek ve doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır.

Bu anlamda Filipililer Mektubunun önceki ayetleri kadar bu son ayetleri de biz Hristyanlar için aynı şekilde önem arz etmektedir.

 

Mektubun başındaki ve sonundaki selamlama Pavlus’un kiliseyi nasıl düşündüğünü Filipi kilisesindeki cemaat için, orada hizmet eden Gözetmenler ve Görevliler için, onların hayatları ve tanıklıkları için nasıl dua ettiğini, onların kiliseye ve Rab’be olan hizmetleri için dua ettiğini anlamamıza yardım etmektedir. Pavlus’un bu duası aralarında fikir ayrılığı bulunan Evodiya ve Sintihe gibi kişileri de kapsamaktadır. Bu ayetler ile Pavlus’un kilise içindeki bölünmelere karşı olaraktan, herkesin iman kardeşleriyle barışık bir hayat yaşaması için kiliseye verdiği birlik yolundaki öğretişi, bölünmelere karşı uyanık olunması gerektiği yolundaki öğretişi noktalanmış olur. Pavlus’un bu hayır duası bütün Azizler içindir. Aziz olmaya çağrılmışlara, yani Hristiyanların tümü içindir. Pavlus Mesih İsa'ya ait tüm kutsallara selam söyleyin dediği zaman bu, kilise içinde herkesi birbirine hayır dua etmesi, görüş ayrılıkları olsa bile herkesin birbirleriyle görüşmeleri ve paydaşlık içinde olmaya çalışmalarını gerekliliğini ortaya koyar. Bu mektubu okuyanlar diğerlerine selam ve esenlik dilemelidirler. Havari Pavlus Tanrı’nın kilisesine bir selamlama ve kutsama verdiğinde bu mesajı Filipi Kilisesindeki herkesin duymasını ister. Pavlus Kilise içindeki herkesin aynı olgunlukta olmadığını biliyordur (3:15). Kilise Pavlus’un bir anlamda ruhsal ailesidir. Pavlus’un sevgisi kilise içindeki her bir ferdin olgunluğuna göre değişmemektedir. Bu yüzden Pavlus’un selamı herkes içindir. Aynı şekilde bir Hristiyanın hiç tanımadığı ve hiç ziyaret etmediği bir kilise için duyabileceği sevgi bu olmalıdır. Bu yüzden bir iman ailesindeki herkes birbirini sevgi ile kabul etmelidir. Hatalarıyla, zayıflıklarıyla, herkesin Mesih’in Bedeninde bir görevi olduğunu göz önünde bulundurarak birbirimizi iyi yolda ve tanıklıkta teşvik etmek ve birbirimize hayır dua etmek durumundayız. Böyle evrensel bir tutum yazık ki Hristiyanlar arasında olması gerektiği kadar yaygın değildir.

 

Bu bölüm Pavlus’un selamı kadar, Pavlus aracılığı ile gelen bir selamı da içermektedir. Pavlus bu selamı yazarken böylelikle Filipi Kilisesine yalnız olmadığını da bildirmiş olur. Pavlus’un yanındaki arkadaşları Filipi Kilisesini tanıyor ya da tanımıyorlar ama selam göndermekteler. Bu kişiler Filipi Kilisesini en azından Pavlus’un duasından ve Timoteyus ile Epafrodit’in ziyaretinden tanımaktalar. Bu kişiler Filipi Kilisesini daha önce gördüler ya da görmediler ama Pavlus için ne kadar değerli bir topluluk olduğunu bilmektedirler (1:3-4). Aynı sevgi bağı ile Kiliseyi Pavlus aracılığı ile selamlamaktadırlar. Bu selamların kaynağı ortak dualar olabilir.

 

Diğer bir selam ise Sezar’ın ev halkından yani saraydandır. Bu kimseler sarayla ilişkili köle ve özgür kişiler olabilir. Ama burada heyecan verici olan şey antik çağın Roma dünyasında bazı kimselerin kuralları, gelenekleri, otoriter güçleri aşıp evrende yıldızlar gibi parlayan alçakgönüllü Hristiyanlarla (2:15) bir şekilde ilişki kurmasıdır. Böylece Tanrı’nın Müjde’si, yönetim mekanizması içinde bir yerlere girmiştir. Tanrı’nın Müjde’sinin Roma’nın saraylarına bile girmiş olması Pavlus kadar Filipi Kilisesi için de bir sevinç (ve Tanrı’ya şükran konusu) olacaktır. Roma dünyasında farklı yerlerde kendileri gibi iman etmiş kimselerin olduğunu biliyor olmak her iki taraf için de bir teşviktir.

 

O dönemde Filipi kilisesi hem Göksel Krallığın vatandaşı hem Roma vatandaşı olmanın getirdiği riskler ve sıkıntılarla yaşamaktaydı. Ancak Pavlus aracılığı ile gelen bu selam ile imparatorluğun merkezinde, hem Roma’da hem sarayda olmanın getirdiği zorluklarla yaşayan başka iman kardeşleri olduğunu bilmek onlar için önemli bir teşvik ve şükran konusu olacaktı. Görünen o ki, Mesih kilisesini ölüm diyarının üzerinde bina ediyordu (Matta 16:18). Hristiyanların hapse atıldığı, öldürüldüğü bir dönemde Pavlus Filipi kilisesine çok sevinçli bir haber verir: çok sıkı korunan Roma saraylarında başka bir krallık doğmaya başlamıştır.[3]

 

Mektup boyunca Pavlus’un Filipi Kilisesinin birlik içinde olması yönündeki yüreğini gördüğümüzde 4:23 ayetindeki kutsamayı sade bir kapanış sözü olarak göremiyoruz. Üstelik onun selamı ve kutsaması görüş ayrılığı içinde olan iki bayan dahil kilisedeki bütün azizler içindir. Pavlus kilisenin her üyesinin Mesih’in lütfunu bilmesini ister. Yalnızca bilgi olarak değil ama ruhta olarak Mesih’teki lütfun yüceliğini bilmesini ister. Lütfun kaynağının İsa Mesih olduğunun bilinmesini ister. Pavlus’un birlik için olan duası (1:27) ancak Rab İsa Mesih’in lütfu sayesinde mümkün olabilirdi. Bu durumda bu ayet Pavlus’un birlik için olan duasının bir parçasıdır. İlk yüzyılda Filipi Kilisesi için olan bu gerçek bugün bizler içinde gerçektir, aynı derecede önemlidir.

 

Rab İsa Mesih'in lütfu ruhunuzla birlikte olsun.

 



[1] Elçilerin İşleri 9:13

[2] Romalılar 16:20

[3] İlk yüzyıl kilisesinin çoğunluğunu köleler ve sıradan insanlar oluşturmaktaydı. Pek çok güçlük ve hayati tehlikeye rağmen açıkça saraydan kimselerin İsa Mesih’e iman etmeleri şaşırtıcıdır. Etiyopya Kraliçesinin hazinesinden sorumlu hadım (Elçilerin İşleri 8:27), Yüzbaşı Kornelyus (Elçilerin İşleri 10:1-2), Bölge Kralı Hirodes’le büyümüş olan Menahem (Elçilerin İşleri 13:1), Kıbrıs bölge valisi (Elçilerin İşleri 13:12), Selanik’te Rabbe İman eden Yahudilerden başka Greklerden şehrin ileri gelen bazı kadınları (Elçilerin İşleri 17:4), Veriya kentindeki Greklerden birçok soylu kadın ve erkeğin iman etmesi (Elçilerin İşleri 17:12), Korint kentinin haznedarı (Romalılar 16:23), Hirodes’in kahyası Kuza’nın karısı Yohana bunlara örnek gösterilebilir.